Kimlerin göbek bağları Moskova'nın avucunda

Birilerinden dert yanıp, kuyruklarına basıp koparacaksak, ilk önce suçluları kendi aramızda aramalıyız ve onları mutlaka teşhir etmeliyiz.

Yıllar boyu, gördüğümüz bütün kötülükleri bizim toplumun arasından sivrilenler yapmadı mı?

O zaman neden hala bunların sırtlarını sıvazlamaya ve okşamaya devam etmekteyiz?

Terk etmeye mecbur bırakıldığımız memleketimiz Bulgaristan'daki durum ortada.

Vaktinde beraber aynı sofraya oturmuş, şimdilerde ise bir takım partili sıfatlı derebeyler, sanırım eskiden yoksul dilenci kılığında gezindikleri günleri tamamen unutmuşlar, fakat bizim toplumun bütün sağ duyulu insanların hafızası hiç de o kadar kıt değildir...

Neyin ne olduğunu, kimlerin kimin elini öptüğünü iyi biliyoruz ama bahsettiğim o hainlere olan desteğimiz yine de sınırsız bir şekilde devam etmekte.

Hal böyle olunca, tepegöz görgüsüzler ordusunun saltanatı artacak, toplum da kan kaybetmeye devam edecektir...

Ne yazık ki, bizden birisi olmayan bir zirzopun ve birkaç mentereci gavurun şahsi mülkiyetine dönüştürülen sözde Türk partisi yönetiminin içeriden bir değişim ve temizlenme ihtimali bulunmuyor, çünkü yeni palazlanmış mafiyot bozuntuları, ele geçirdikleri koltuklarına oturtulmadan önce sıkı bir şekilde dokuz elekten geçirilip, yedi sülaleleri garanti altına alınmakta...

Bizim çilekeş toplum, zaman içinde demokrasi yönünde bir değişim ve ilerleme olur düşüncesi ile 30 yıldır bir avuç hain, dolandırıcı ve hırsızın kahrını çekti, fakat zirveye ulaşacağımıza, siyah çamur balçığına battıkça batmaktayız.

Şimdi bizim önümüzde duran en önemli görev, kurumsal tercihini, yani çoğunluğun desteklediği DPS Partisini kökten değiştirmek, temizlemek ve yenilemektir.

Nihayet her Türk ve Türkiye sevdalısı çok iyi anlamalı ki, bugüne dek bir Doğan ve Peevski'nin hiç kesilmemiş göbek bağları Moskova'nın avucunda tutulmakta...