Sabri CON

Küçük Yusuf Pehlivan

Sabri CON

 

Güreş deyince Koca Yusuf deyip geçiyoruz. Bu güreşin bir de Küçük Yusuf'u var.

Şumnu ilinin Erikli ( Slivak) köyünde, 1866 yılında doğmuş olup asıl adı Mehmet’tir.

Hocası olan Koca Yusuf’tan ayırt edilmek için kendisine Küçük Yusuf denilmiştir.

Fransa’da Küçük Mehmet olarak bilinir. Avrupa’da yaptığı akıl almaz güreşleriyle tanınmıştır.

Fransızlar, bu pehlivanın uyguladığı çapraz, künde, kurtkapanı, boyunduruk gibi oyunlarına uzun zaman hayran kalmış, onun güreştiği tiyatro salonlarını ağzına kadar doldurmuşlardır.

Türk usulü güreşten korkan fransızlar, Küçük Yusuf’u Fransız usulü ile güreşmeye zorlamışlar.

Böylece onu yenebileceklerini zannediyorlarmış. Oysa Küçük Mehmet (Yusuf), her türlü güreşin ustasıydı.

Karşısına çıkan Rum, Fransız, İsveç, Alman ve Rus pehlivanlarını birer birer şişe dizmeyi başarmıştır.

Kendisine en çok bilenen bir Fransız pehlivanını, Folies-Berger salonunda, daha ilk dakikalarda koltuğunun altına alıp seyirciler önünde gezdirmiştir.

Gazeteler uzun zaman, bu olayın fotoğrafını yayınlamışlardır.

İyi güreşlerinden dolayı, bütün İstanbul ve Türkiye, Küçük Yusuf’u sevmiş, dolayısıyla kendisinin Türkiye’ye göç etmesini istemişlerdir.

O da gelip Bursa yöresine yerleşmiştir. Bundan sonra güreşle ilgili çevreler, Küçük Yusuf’u, Cihan Şampiyonu Kara Ahmet’le güreştirmek için çaba sarfetmeye başlamışlardır.

18 Eylül 1900 günü, Rüştü Paşa’nın girişimiyle büyük bir düğün düzenlenmiş. Herkes bu dev güreşi seyretmek için düğüne akın etmiş.

Ancak, Kara Ahmet güreşlere gelmeyince, Küçük Yusuf tüm rakiplerini yenmiş, baş ödülü rahatlıkla almıştır.

Kara Ahmet - Küçük Yusuf güreşini gerçekleştirmek için defalarca çırpınan ilgililer, sadece ve sadece Kara Ahmet’in ortaya çıkmaması nedeniyle arzularını gerçekleştirememişlerdir.

Küçük Yusuf ise nerede güreşler varsa orada bulunmuş. Çorlu’dan, Aydın’dan, Yozgat’tan, Tokat’tan v.b. gelen pehlivanları birer birer yenip baş ödülleri (inek, dana, deve) toplayıp gitmiştir.

1905 yılının Ekim ayında, Güney Amerika’da (Rio de Janeyro) düzenlenen bir müsabakada Küçük Mehmet (Yusuf), Amerikalı Estor ile sabaha kadar güreşmiş, ama yenen veya yenilen taraf olmadığı için güreşe bir sonraki akşam devam edilmiş.

Bu ikinci gecede, Estor hastalanınca yerine Munya isimli bir Fransız getirilmiş. Küçük Yusuf üç dakikalık güreşten sonra Fransızı yenmiştir.

Küçük Yusuf, güreşi bıraktıktan sonra, 47 yaşında iken, Emberler (Kliment-Şumnu) köyünde yapılan bir sünnet düğününe seyirci olarak katılmış.

Kızılcıklı Mahmut Pehlivan başa çıkınca rakip bulunamamış. O zaman herkes Küçük Yusuf’un başına çökmüş ve güreşmesi için onu ikna etmişler.

Oğul ve baba yaşlarında, bu iki pehlivan saatlerce güreşmelerine rağmen yenişememişler; ama Küçük Yusuf’un idmansızlığı ve ilerlemiş yaşı sözünü söylemiş; güreş bıraktırıldıktan sonra, yaşlı pehlivanı ağrılar ve acılar sarmış.

Bir söylentiye göre, Küçük Yusuf, köyüne dönerken yolda, başka bir söylentiye göre de bir kaç yıl sonra, bu güreşin etkisiyle 1913 yılında vefat etmiştir.

/ GÖKTE GÜNEŞ, YERDE GÜREŞ kitabımdan /

Yazarın Diğer Yazıları