Karmaşalar iyidir. Herkesin gerçek yüzü ortaya çıkar - Op. Dr. Gürçay CEM

Karmaşalar iyidir. Herkesin gerçek yüzü ortaya çıkar


***

Tarih boyunca her toplumda ve her devirde kendi hırslarının peşinde koşan ve amellerine ulaşmak için her türlü fitne, bozgunculuk ve hainlik yapanlar olmuştur. Bu tür kişiler makam ve mevkii gibi amaçlara ulaşmak için her türlü enstrüman kullanmaktan çekinmez. Herkes çevresinde bu tür kişilere fazlasıyla rastlamıştır. İşyerinde , bulunduğu sosyal ortamda, hayatın her alanında hırslarına yenilerek en yakınlarını bile gözü kırpmadan harcayan kişilerin varlığına şahit olmuştur. Bunlar töre bilmez, saygı bilmez ve en önemlisi haddini bilmez tiplerdir. Ancak eninde sonunda her zaman bunlara haddini bildiren birileri çıkar...

Her toplumda olduğu gibi bizim camiada da böyle endemik türler vardır. Boyundan büyük işlere giren, hadlerini aşan işlere soyunan ve eninde sonunda kaçınılmaz olur. Hırsları onları yakıp, yok eder.

Şu anda camiamızda yaşananlar, bu tür kişilerin hırslarına yenik düşmelerinin sonucudur. Oysa herkes sağduyulu, ortak akıl ile hareket etse bu camia inanılmaz işlere imza atacaktır. Ama ne demiştik? Karmaşalar iyidir. Herkesin gerçek yüzü ortaya çıkar.

Bu camia rahmetli Mümin Gençoğlu zamanındaki birlik beraberliği elbet yine bir gün yakalayacaktır...

***

Camiamızın efsane lideri Mümin Gençoğlu'nun yaptığı katkılar gelecek nesillere aktarılmak üzere kapsamlı bir şekilde ele alınmalı.

Değişik ortamlarda birçok defa dile getirmiştik;

Yakın tarihimizde, totaliter Jivkov dönemi ile ilgili, soydaşlarımızın yaşadıkları sıkıntıları ayrıntılı, sistematik ve kronolojik olarak kaleme alınmasına gerek olduğunu.

Özellikle o karanlık 1984-1989 yılları arasında totaliter rejimin soydaşlarımıza yönelik baskısı zirve yaptığı dönemde yaşananlar daha kapsamlı şekilde ele alınmalı.

Bu konuda birçok kitaplar, makaleler yazıldı, paylaşıldı ama bu konu daha sistematik ve ayrıntılı yapılmalı.

Olaylar kronolojik olarak tüm ayrıntılıyla ve perde arkasında yaşananlarla ele alınmalı. Zira o dönem yaşananlar bir kitaba sığdırılamayacak kadar fazla.

Öyle bir çalışma yapılmalı ki sadece kitap ile sınırlı kalınmamalı. Bu çalışmadan belgesel çekilip gelecek nesillere aktarılmalı ve tabi o dönemin baş kahramanı Mümin Gençoğlu'nun yaptıkları en ince ayrıntısına kadar anlatılmalı. O günlerde hep babasının yanında olan ve yaşanan olayların perde arkasını çok iyi bilen Mümin Gençoğlu'nun oğlu Turhan Gençoğlu'ndan geniş ve kapsamlı mülakat alınarak yapılanlar ayrıntılarıyla ortaya çıkarılmalı.

Rahmetli Mümin Gençoğlu'nun yaptıkları, soydaşlarımızın Anavatana kavuşmalarında en önemli etkenlerden biri olmuştu.

Böyle bir çalışma yapmak bu camianın ona vefa borcudur...

***

Bu gün bazı paylaşımlarda gördük ki, birkaç kıçı kırık Arnavut bizlere "Bulgar" diye hitap etmeye kalkışmış.

Birkaç diyoruz, zira Arnavut kardeşlerimizin ezici çoğunluğu ile karşılıklı saygı çerçevesinde yüzyıllardır Balkanlar'da ortak çıkarlar uğruna omuz omuza mücadele vermekteyiz.

Bizim onların arasında birçok dostumuz var.

Bu soytarılığa kaynak gösterdikleri yazıya göre cevap hakları da olabilir ama bize bu şekilde kimse hitap edemez.

Bu haddini bilmezlere hak ettikleri cevabın fazlasını vereceğiz ama önce bu ithamlara maruz kalmamıza sebep olan yazıyı yazan kişiden bunu yapmasını bekleyeceğiz.

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!