Mestanlıların Cumhuriyet Balosu
Mümin TOPÇU
Göçmen derneklerinin düzenlediği Cumhuriyet Baloları'na hasret kalmıştım ve özlem gidermek için, geçenlerde Bursa'daki Mestanlı Yöresi Kültür ve Dayanışma Derneği'nin geleneksel Cumhuriyet Balosu'na iştirak ettim.
Evet, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yaşayan, günümüzün Bulgaristan topraklarından gelmiş olan Türkler, yıllar boyu, bu tür balolar tertipleyerek Anadolu insanına örnek teşkil etmekte.
Çağdaşlığın ve modernizmin simgesidir Cumhuriyet Baloları.
Biraz tarih sayfalarını karıştırdığımızda, görüyoruz ki, Cumhuriyetin ilanının hemen ardından genç Türkiye’nin sosyal hayatında önemli etkinliklerin başında geliyordu balolar.
Modern Türkiye’nin kuruluş coşkusunu yansıtan bu ilk etkinlikler toplumsal örnek oluşturmak amacıyla da düzenleniyordu.
Bulgaristanlı göçmenlerin düzenlediği baloların coşkusu ve atmosferi bir başka oluyor.
Her bir ağızdan ve ayakta Cumhuriyetin en coşkulu marşları söylenmekte, ayrıca herkesin elinde Türk Milli Bayrağı özgürce dalgalanmakta...
Türkiye'de yaşayan Balkan kökenlilerin Atatürk sevdası da çok derinden gelir ve bambaşkadır; çünkü Cumhuriyetimizin kurucusu da aslen bir Balkanlı evladıdır.
Vaktinde, Sofya Askeri Ataşesi olan genç Mustafa Kemal, davetli olduğu kıyafet balosuna, yeniçeri kostümü ile katılıyor.
Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında yeni bir ülke hayali kuran genç subay, bu hareketiyle Avrupalılara tarihlerini hatırlatırken, aynı gece vals yarışmasını da kazanarak, çağdaşlık anlayışını henüz onu tanımayanlara göstererek herkesi şaşırtıyordu...
Erken Cumhuriyet Dönemi’nde etkin bir ideolojik araç olarak da kullanılmış olan baloların ilk örnekleri Osmanlı Dönemi’ne kadar giderse de, bu notlarımda daha ziyade Cumhuriyet Dönemi balolarına değinmekteyim.
Cumhuriyet’in ilanından sonra, sadece Müslüman vatandaşlara açık olarak düzenlenen ilk balo, 1925 yılının Eylül ayında İzmir’de gerçekleştirildi. 29 Ekim 1925 akşamı ise, Ankara Ulus’taki Şengül Hamamı’nın yanında bulunan eski Ermeni Mektebi binasındaki Türk Ocağı’nda düzenlendi.
İlk Cumhuriyet Balosu, sadece dört kadının, Yakub Kadri Karaosmanoğlu, Şevket Süreyya Aydemir ve Falih Rıfkı Atay ve Ruşen Eşref Ünaydın‘ın eşleri nin katıldığı, erkek ağırlıklı bir balo olmuş, ancak bu kadınlardan biri duruma tepki göstermiştir. Baloya trenle giden davetlilerle yol boyunca ilgilenen Gazi Paşa kadın davetlilerin kompartımanına gelince Yakup Kadri’nin eşi Leman Hanım atılarak: “Paşam bu inkılâbın kurbanları yalnız biz miyiz? Hani yaver beylerin, mebus beylerin, vekil beylerin hanımları?” diye sormuştur.
İlk balolarla, günümüzün organizasyonları arasında büyük farkındalık sezilmesi gayet normaldir.
Mestanlıların balosunda neler gördüm?
Podyumpark’ın büyük balo salonu, tıka basa şık giyimli kadın ve erkeklerle tıka basa dolmuştu.
Tabii ki, herhangi bir kadın ayrımcılığı sözkonusu bile olamazdı.
Ayrıca Bursa protokolünün önemli bir kesimi de buradaydı.
Bir yöre derneğimizin davetine, milletvekilleri, belediye başkanları ve il parti yöneticilerinin icabet etmesi bile başla başına bir başarı öyküsüdür.
Bu adeta bir saygınlık ve ağırlık meselesidir.
Göçmen kardeşlerimizin kazandığı güven ve sevginin bir reel ölçütüdür.
İki kadın ise, balonun adeta gözdeleriydi.
Bütün gözler onlara odaklıydı.
İlknur Kazım ve Mestaniye Efe hanımefendiler, başarılı ve gelecek vaat eden iki Atatürk sevdalısı kadın.
Birisi Mestanlı Belediye Başkanı, diğer Mestanlılar Derneği Başkanı.