Gece yarısı yazısı ve İstanbul'da kahve zamanı - Mümin TOPÇU

Gece yarısı yazısı ve İstanbul'da kahve zamanı


Bu gece aniden beni uyandırdıklarında saat 03:58'di. İlkin, bunun doğum günümle  ilgil                                                                        bir arkadaş şakası zannettim.

Sadece birkaç saat sonra, İstanbul'da Türkiye Cumhurbaşkanı Başkanı Tayyip Recep Erdoğan ile DPS Genel Başkanı Mustafa Karadayı'nın gerçekleşecek olan randevusuyla alakalı düşüncelerim merak ediliyordu.

Ne diyeyim ki, tamamen beklenmedik ve sürpriz bir ziyaret işte. Görüşmelerden sonra mutlaka bir basın açıklaması yapılacaktır. Sonuçta bir müneccim filan değilim ben...

Biz iki komşu devletiz, ayrıca Bulgaristan'da hiç önemsenmeyecek kadar çok sayıda Türk asıllı kardeşimiz yaşamakta.

Oradaki siyasi gelişmelere bakılırsa, son dönemde komşu kendisini biraz sancılı geçecek bir dönemeç içinde buldu diyebiliriz.

Ne ilginçtir ki, başkent Sofya'da Hero Mustafa ve Eleonora Mirofanova isimli iki kadın, son günlerde bayağı aktifler ve bir sürü önemli şahsiyetle görüştüler.  Aslında, kendileri ABD ve Rusya'nın Büyükelçileri olur ve aralarında Bulgaristan'ı etki alanı altına alma savaşı yürütülüyor.

Herhalde bir tesadüf eseri, Türkiye'nin başkent Sofya'daki şimdiki Büyükelçisi de bir saygın kadın. Sayın Aylin Sekizkök'ten bizler ümitliyiz...

İnşallah, bu üç hanımefendinin, Bulgaristan'ın düzlüğe çıkmasında büyük katkıları olur.                                                                                                                         

Bu sefer, 11 Temmuzda yenilenecek olan seçim sonuçlarını şimdiden kimse kestiremiyor.

Türkiye devletinin, her zaman olduğu gibi, tek arzusu mevcut:

Komşu ve dost Bulgaristan'nın tez elden demokratikleşmesi ve halkının refah içinde yaşamasıdır.

Kırcaali'de çıkan bir parti gazetesi ile bu fikrimiz pek uyuşmamakta.

Matem havasındaki parti merkezinin bilgilendirmelerinden sonra, bu gece Ahmet Doğan'ın yazlık sarayında olduğu haberini servis edenler, Peevski'nin yok oluşunla, seçimlerde DPS'nin kaç bin oy kaybedeceğini hesapladıklarını bildiriyorlar.

Malum şişmanın devrinden sonra, aynı bu parti oy kaybına mı, yoksa bir hayli oylarını mı yükseltecek?

Biz bunu şimdiden bilemiyoruz. DPS kurmaylarının ve Kırcaali gazetesinin ise derinlerden aldıkları bilgileri var demek...

Peevski'nin her zaman 100 bin Bulgar ve Roman seçmenin oyunu satın aldığı biliniyordu.

Şimdi ise herkes Karadayı'nın Türkiye ziyaretine bel bağlamakta.

Sözünü ettiğim gazete, biraz ironi içinde Bosfor'dan gelecek olan çuval dolusu paralardan ve oylardan bahsetmekte.

Geçen seçimlerde tam 19 887 oy çıkmıştı göçmen sandıklarından, Kırcaali'deki gazeteci arkadaşın hayalini ise şimdiden 10 misli fazla oy süslemekte...

Biz yine temkinliyiz ve rakam vermiyoruz.

Oy sayısı 20 binden az da olabilir, fazla da olabilir...

Bulgar medyalarında yön değiştirmeler ve beklenmedik şekildeki virajlar neredeyse başladı bile.

Güya son gelişmelerden sonra, bu gece Ahmet Doğan tek başına yazlık sarayında, Recep Tayyip Erdoğan'dan beklenen desteği sorguluyormuş.

Hatırlayacağınız gibi, gaz tabancası vukuatının gerçekleştiği parti kongresinde, şimdilerin fahri parti başkanı, Başbakan Boyko Borisov'u sert bir dille uyarmıştı ve Türkiye ile yakınlaşmasını istememişti.

Anladığımız kadarıyla, Ahmet Doğan, partisine dışarıdan gelecek bir müdahaleye karşı çıkıyor, fakat bu sabah Mustafa Karadayı İstanbul'da Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ile beraber kahve içecek...

Gidişata bakılırsa, yakın zamanda DPS merkezi, Doğan ve Karadayı ikilisinin birisiyle temelli vedalaşabilir...

YAZIYI PAYLAŞ!