Darbeci Gülen'in terör örgütünün yarattığı infialler ortadayken, ne yazık ki, BNR ( Bulgaristan Milli Radyo'su ), Türkiye'de yargılanmakta olan bu örgüt ve üyelerinin lehine propagandalar üretmeye devam ediyor.
Sanki, hala eski soğuk savaş yıllarında yaşıyoruz ve bu devlet radyosu, günümüzde de Türkiye aleyhine yayınlarını sürdürmekte.
Geçenlerde yazmıştık, bir terör örgütü militanı, aynı bu radyonun frekanslarından rahatlıkla komşu devlete aslı astarı olmayan iftiralar atıp, algı operasyonları yapabiliyordu.
Hatta, verilen düzmece röportajdan sonra, Türkiye Cumhuriyeti'nin Sofya Büyükelçisi Sayın Aylin Sekizkök, radyo yönetimine bir kınama mektubu göndermişti.
Bu yankı uyandıran olayı yumuşatma maksadıyla, söz konusu röportajın sadece başlığı değiştirildi, fakat içeriğe ise hiç dokunulmadı...
İşlediği bu vukuattan sonra, terörist sevici radyo asla uslanmadı ve aldığı kınama mektubuna karşı sanki misilleme yaparcasına, bu sefer mikrofonu, İsveç'te barınan, Türkiyeli eski bir F. Gülen'nin basın yayın organlarında yıllarca genel yayın yönetmenlik yapmış olan, şimdilerde ise yargılanmaktan kaçan ve terörist damgası yemiş birisine uzatıyordu.
Ne tuhaf ki, tercüman olarak ise Sofya'da kamufle olmaya çalışan başka bir terör örgütü elamanı angaje edilmişti.
Bir sözle azılı bir FETÖ'cüyü ve Türkiye'nin yargılamak için aradığı bir isme başka bir "hizmetçi" eleman, kendisine çanak sorular hazırlanmasında ön ayak oluyordu.
Fırsatı yakalayan Amerikan uşakları, gözlerini kapatıp devletimize sayısız iftira atmakta hiç bir abes görmüyorlardı.
BNR, bütün bunları hangi sebepten dolayı yapıyor?
Bu radyonun Türkiye devleti ile ne gibi bir derdi var?
Sonuçta, bu yayın organı resmi devleti temsil etmiyor mu?
Bir sözle, BNR, bu mübariz ve nahoş şekilde, neden ikili devlet ilişkilerini zedelemek için canla başla çabalıyor...
