
Bir doktor ancak bu kadar sevilir...
Mümin TOPÇU
Geçenlerde ünlü yazar Sabahattin Ali'nin ( kendisi bizim Eğridere'dendir ) Böbrek isimli öyküsünü yeniden okumuştum. Yazar, bu eserinde zamanın bazı doktorlarının kötü yüzünü aktarırken, okuyucu da ister istemez eskiden yaşananların pek günümüzde de değişmediği düşüncesini kapılıyor ama istisnalar da yok değil…
Neden bazı doktorlar çok sevilir?
Şimdiye kadar, bu soruya hiç cevap aramamıştım, ta ki dünkü gün, Bursa'daki Cebel Derneği'ni temsil eden bayağı kalabalık bir grup ile Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli olan Kardiyolog Prof.Dr. Fahriye Vatansever Ağca'yı ziyaret ettik.
Bir göçmen kızı olan hemşehrimiz Fahriye Hoca, geçenlerde profesör unvanına layık görülmüştü ve bu haber camiamız arasında geniş yankı bulmuştu; çünkü kendisi bu unvanı çoktan hak ediyordu.
Sevilip sevilmemek karışık bir denklem ama şeytan tüyü dediğin o çekicilik genellikle kişinin enerjisi, çevresindekilere sağladığı güven, sevgi ve ilgisiyle alakalı olmalı. Belki de, Fahriye Hanımın her daim ve herkese dağıttığı pozitif enerjiden dolayı, kendisi haddinden fazla seviliyor ve ilgi çekiyor.
Bizim Cebelliler, normal bir tebrik merasimi için gelmişlerdi ama oluşan kalabalık ve sıcak atmosfer, sanki benim düşüncelerim doğrultusundaydı.
Öncelikle Prof. Dr. Fahriye Vatansever Ağca, yüce ve kutsal bir mesleğe sahip. Biraz empati kurarsak, kendisinin de kansız geceleri, yorgunlukları var; ama hayat kurtarma amacıyla işini büyük bir zevkle yapmakta.
"Bu sene 14 Mart Tıp Bayramı benim için çok farklı geçti. 1994 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başlayan hekimlik yolculuğumda, nice zorluklar, uykusuz geceler, çok büyük emekler sonucunda, bu yıl meslek hayatımda erişebileceğim en yüksek akademik unvan olan profesörlük unvanına eriştim. Bu yolda her zaman yanımda olan çok kıymetli aileme, sevgili eşime, fedakarlıkları ve sabırları için çocuklarıma, desteğini esirgemeyen tüm dost ve arkadaşlarıma, tüm eğitim hayatım boyunca emeklerini esirgemeyen öğretmenlerim ve hocalarıma sonsuz teşekkür ederim..."
Bu satırlar sevilen doktorumuzun hayatının sadece kısa bir özeti olmasına rağmen, otuza yakın Cebelli, kendisini büyük bir hayranlıkla ve gururla dinledi.
Tebrik merasiminin sonunda, Dernek Başkanı Op. Dr. Gürçay Cem ise öyle bir anlamlı sözler sarf etti ki, sanki bu güne damgasını vurmak istiyordu.
" Sevgili Fahriye Hanım, bu saatten sonra sizin hedefiniz Sağlık Bakanılığı koltuğuna oturmak olmalıdır. Ülkemizde yaşayan büyük göçmen camiasının potansiyelini artık ortaya çıkarma zamanı gelmiştir…"