YAZISIZ TAŞLAR
yol boyunda bir mezar
yazısız dikili taşlarının
iki buçuk metre boyu
kaç yüz yıllıktır bilinmez
en eski mezarlardan birisi
köylüden öyküsünü dinledim
yatan ulu sağlığında
dağbaşından indirmiş taşları
iki eliyle dikmiş
'beni buraya gömün'
demiş konu komşuya
09.09.2017 14:07
Güncelleme: 09.09.2017 14:07
YAZISIZ TAŞLAR
yol boyunda bir mezar
yazısız dikili taşlarının
iki buçuk metre boyu
kaç yüz yıllıktır bilinmez
en eski mezarlardan birisi
köylüden öyküsünü dinledim
yatan ulu sağlığında
dağbaşından indirmiş taşları
iki eliyle dikmiş
"beni buraya gömün"
demiş konu komşuya
sağında, solundaki mezarların
irili ufaklı biçilmiş
yazısız hep taşları
ak taş devreine dek
dikilen kara taşlar
öyle kendinizi küçümsemeyin
siz bu toprakları açanlarsınız
YILKI ATI
bir yılkı atıydım
ak bulutlara kişneyen
aç kurtlar bastı yaylayı
toz duman ettim yolları
külrengi bir kente indim
tutsağı oldum kaldırımların
dolap beygiri gibi
dönüp durdum sokaklarda
ağaç yok ki
gölgesinde terimi kurutayım
çeşme yok ki
yalağından su içeyim
upuzun bir sokağın ucunda
ufku bir görsem
yel yelelerimi yelelese
YEMEN
ölümsüzlük suyu içmiş
kır atın sırtında
balkan dağları'ndan yemen'e
rüzgar gibi koştun
çapulcu muydun neydi aradığın
getirdiğin acı kahveye
osmanlı altını saymadın mı
savurdun din kılıcını
allah, peygamber sevgisiyle
ve arkadan vuruldun
adını bilmediğim dedem
BİR ŞEHİDİN OĞLU
balkan savaşı'nda
annesinin karnındaydı
babası mızıka çavuşu
edirne'de şehit oldu
o doğdu,
büyüdü,
baba oldu
kızları türkü okur,
saz çalar oğulları
altmışındayken bisiklet sürdü
seksenllik aksakallıydı
yürüdü anadolu'ya
son göç dalgasıyla
hanım ellerinde büyümüştü
nazlı,
kapılar açılınca
ilk o geldi
ve sonra çekip gitti,
uğramadan edirne şehitliği'ne
Mehmet Şükrü ÇAVUŞOĞLU
"Dünya Durdukça Durasın" şiir kitabından