SUÇU BAŞKALARINDA ARAMAYALIM...
10 kitap göndereceksin, 7'si çöpe gidecek, mesela 3 çocuk okuyacak, sonra 10 kitap daha gelecek, yine 3 çocuk oldu 6, sonra 10 oldu 9. Süreklilikle olur bu işler, 3 yıl sona oldu 2 bin çocuk. Daha ne olsun, meselenin temeli önemli!
SUÇU BAŞKALARINDA ARAMAYALIM...
Bu sabah Killi köyünden (Benkovski) bir arkadaşımın feryadı ulaştı bana. Yazdıklarının tümünü sizlerle paylaşmayı uygun ve isabetli buluyorum;
"Dil, din elden gidiyor diyenler, buraya 5 kuruşa bir Türkçe kitap göndermemiştir ama facede laf bol... Göndersin biri 200 kitap, şahsen ben tek tek köy okullarındaki çocuklara, kendi elimle dağıtmazsam. Bunu canlı yayında da gösteririm ama kitap gönderen yok. İşte ben bunu anlatmak istiyorum...
Ne DPS, ne DOST, ne Ankara! Bizde iş yok! Sıradan insanlarımız mağdur edebiyatı yapıyor sadece. Yahu, benim gücüm 5 kitap deyip, kimse elinden geleni yapmıyor.
Sen 5 kitap, ben 5 kitap, o 10 kitap, bakmışsın olmuş binlerce.
Bu ülkede Türkçe gazete, dergi ve kitap basmak yasak değil.
Türkçe kurs açmak hiç yasak değil, eeeee, daha ne olsun?
10 kitap göndereceksin, 7'si çöpe gidecek, mesela 3 çocuk okuyacak, sonra 10 kitap daha gelecek, yine 3 çocuk oldu 6, sonra 10 oldu 9. Süreklilikle olur bu işler, 3 yıl sona oldu 2 bin çocuk. Daha ne olsun, meselenin temeli önemli!
Yoksa dil, din gidiyor elden edebiyatı çok kolay ve ucuz. Balgöç'un bilmem ne kadar üyesi var, bu üyelerden kaçı, bizim derneğimiz BG'de dergi veya gazete çıkarsın demiştir, biz katkı yapmaya hazırız demiştir? Hiç biri! Balgöç'ü sadece bir örnek olarak verdim.
Bizde sadece boş laf ara ve hep suçu başkalarında bulma hastalığı..."
Sevgili okuyucularım, bu içten çığlığa ve feryada geçekten kulak vermeliyiz. En kısa zamanda, Bulgaristan'daki kardeşlerimiz için geniş çaplı bir kitap toplama ve gönderme kampanyası düzenleyelim. Bunu nasıl tertipleyeceğimizi hep beraber düşünelim ve işe koyulalım. Ne dersiniz?
Mümin TOPÇU