SADAKA TAŞI: ASALET VE MERHAMETİN SİMGESİ
Osmanlı'da derdini kimseye anlatamıyan fakirler, ihtiyacı olduğunda gecenin geç saatlerinde sadaka taşına para almaya giderler. Parayı aldıktan sonra kalanını kendisi gibi ihtiyacı olanları düşünme terbiyesi ile bırakır ve sadakayı bırakana duasını edip dönermiş.
SADAKA TAŞI: ASALET VE MERHAMETİN SİMGESİ
Osmanlı'da derdini kimseye anlatamıyan fakirler, ihtiyacı olduğunda gecenin geç saatlerinde sadaka taşına para almaya giderler. Parayı aldıktan sonra kalanını kendisi gibi ihtiyacı olanları düşünme terbiyesi ile bırakır ve sadakayı bırakana duasını edip dönermiş.
Genellikle iki metre boyunda, silindir şeklinde olan bu taşlar camii, çeşme yanı ve hastane gibi işlek yerlerde olabildiği gibi, sadakayı alanın da verenin de kimsenin göremiyeceği tenha yerlere de konulurmuş.
Eskiden İstanbul'da dört yerde sadaka taşı varmış: Biri Üsküdar Çarşısında Mimar Sinan'ın yaptığı hamamın karşısındaki Gülfem Hatun Camii avlusundaymış. Diğerleri de Doğancılar, Karacaahmet ve Kocamustafapaşa'daymış. Bugün sadece Doğancılar, İmrahor Camii arka duvarı önünde olanı dikili duruyor.