Bursa Hakimiyet Gazetesi Genel yayın Yönetmeni Okan Tuna, hızını alamamış olacak ki, bu konuda ikinci bir not düştü ve Bal-Göç'e karşı tutarsız salvolarını aynen devam etmekte. Güya, Bal-Göç'te kazanlar fokur fokur kaynarmış ve inanılmaz gelişmeler yaşanıyormuş. Sular da bir türlü durulmuyormuş...
PAYLAŞ
OKAN TUNA, GÜÇLÜNÜN SUYUNU
BULANDIRSIN ...
Geçen haftaki attığımız başlığı hatırlayacaksınızdır; "Balkan suyu berrak olur, içmeyenler bunu bilmez! Bu camiaya bir şey olmaz!"
Bursa'daki bazı yerel medyaların, Bal-Göç'e karşı takındıkları tavırdan dolayı kaygılarımızı aktarmıştık.
Aynen şu satırlara yer vermiştik;
"Bir bakıyorsun, pompoz ve yanıltıcı başlıklar, sanki Bal- Göç bitmiş ve kapısına kilit vurmuş havaları estirilmeye çalışılıyor. Bursa gazetelerini hiç sevmem, çünkü yansıtmaları pek yanlı ve her zaman patronlarının güdümündeler. Bal-Göç yönetiminden istifa eden yedi kişilik küskün grup ve bunların arkasında duran pısırıklar, iki Bursalı gazeteciye neden yorum sipariş ettiler? Aysın hanım, hiç düşünmeden hemen " Bal-Göç'te sular durulmuyor" başlığını atıvermiş. Krizden ve safların netleşmesinden bahsetmekte. Güya, olağanüstü kongre isteyenler ve istemeyenler tartışması kamuoyu önünde tartışılmaya devam edecekmiş. Nerede gördüyse bu tartışmayı!
Aysın Komitgan, devenin altında buzağı aramaya devam ededursun ama suyu bulandırmayı beceremeyeceği ortada.
Aramızdan çıkmış yedi kişilik bir grup, belirledikleri başkan adayı seçilmemiş diye küsmüşler ve saf tutmuşlar. Sanki, bu dernek babalarının tapulu malı. Ama karşılarında on binlerce üyelik bir örgüt var, bunları arkasında ise milyonlarca vatandaşımız durmakta.
Bir de Okan Tuna var, kendisi bizim oğlandır, eski Bal-Göç yöneticilerinden. Yönettiği gazetenin sahibi de bizim Cebelli bir kardeşimiz. Okan bey, hızını alamamış ki, şöyle yazmakta; " AK Parti'ye gönderilen destek kararı Bal-Göçü karıştırdı."
Bu mektup, Okan beye ve jurnalcilerine nedense fena dokunmuş. Ama şimdiden ve eskiden, başka partilere gönderilen destek mektupları da mevcut.
Onları bu gerçek ilgilendirmiyor. Asıl bu tiplerin hazmedemedikleri ise Bal-Göçlü AK Parti yandaşlar ve seçmenler. Okan bey, müsterih olunuz, herhangi bir mektuptan dolayı, Bal-Göç karışmaz.
Bu derneğin yöneticileri aklı selim ve ileri görüşlüdür. Dernek üyelerinin arzusu ve isteği doğrultusunda hareket ederler.
Hangi siyasi partiye ve aday adayına destek istenirse, ona destek verilir. Sonuçta, bunu Bursa Hakimiyet gazetesine soracak halleri yok. Ayrıca, Balkan suyu her zaman berrak ve duru akar. Bu sudan içmeyenler, bunu bilemez..."
Demek istediğim şuydu; Güçlü Bal-Göç derneğinin işlevinde herhangi bir sarsıntı yok, ne de bulanık sular içinde boğulmakta. Siyasi partilerimizin talepleri doğrultusunda, seçimlere katılacak olan bütün adaylara destek mektupları verilmekte. Aynısı milletvekili seçimlerinde de yapıldı, şimdi de yapılmakta. İleride de yapılacak gibi gözüküyor, çünkü artık aday adaylarından bu tür destek mektupları talep edilmekte. Geçen haftaki TBMM ziyaretimizde, bunu kendi kulaklarımızla işittik...
Bursa Hakimiyet Gazetesi Genel yayın Yönetmeni Okan Tuna, hızını alamamış olacak ki, bu konuda ikinci bir not düştü ve Bal-Göç'e karşı tutarsız salvolarını aynen devam etmekte. Güya, Bal-Göç'te kazanlar fokur fokur kaynarmış ve inanılmaz gelişmeler yaşanıyormuş. Sular da bir türlü durulmuyormuş...
Belli ki arkadaşın rüyalarına fokurdayan kara kazanlar, inanılmaz gelişmeler, çamurlu sular girmiş ve bundan dolayı bir hayli rahatsız duruma düşmüş. Sonuçta sadece bir dönem, kendisinin de Bal-Göç yönetim kurulu üyeliği bulunmakta. İkinci bir döneme seçilememenin kuyruk acısından mı muzdarip, bunu biz bilemeyiz ama Bal-Göç yönetiminden istifa eden bir takım iletişim teknisyenleri ve otomobil lastikçileri gerçekten çok rahatsız ve üzgün...
Yakında Bulgaristan'da da seçimler var. Şimdi DPS'nin, pardon, Peevski'nin yüklü komisyonları acaba kimin cebine girecek? Ya ikinci bir Bal-Göç başkanını da, CHP vekil yaparsa? Bir de ne demişti eski bir dernek başkanı; "Ben, Bal-Göç'ü kimseye yedirtmem ve teslim etmem!" Sanki, Suriyeli göçmenler, bu derneğimizi gasp etmeye kalkışmışlar...
Okan Tuna'ya tavsiyemiz, geçen milletvekili seçimlerinde, Bal-Göç'ün hangi milletvekili adayları için destek mektubu verdiğini bir araştırsın. Cesareti varsa, gitsin diğer sivil toplum kuruluşlarına da bir göz atsın. Acaba, o zaman da başımızda racon kesebilecek mi? Bal-Göç'te kazan fokurdatabilir, bizleri zaten fazla sahiplenen olmuyor ama gitsin kudretli olanın suyunu bir bulandırmaya kalkışsın da, kendisinin efelenmesini görelim...
Lafın kısası, Bal-Göç'te ne bir ayaklanma, ne de bir ilk defa yazılan destek mektubu var. Ne de derneğin içinde bir huzursuzluk hissedilmekte.
Dernek dışında esen bütün fırtınalar ve depreşen ihtiraslar ise bizleri asla ilgilendirmiyor. Bize ne, Peevski'nin parasından ve pulundan?
Bu arada, Bal-Göç merkezi, hemen hemen her gün siyasi partilerimizin yöneticileri tarafından ziyaret edilmekte. Dernek yönetimi de, aynı bu partilerin yönetim merkezlerinde kabul görmekte...