MUHARREM İNCE KIRCAALİ'YE NEDEN GİTTİ?
Artık her siyasi lider veya parti son seçmenin oyuna kadar muhtaç durumda. Bakmayın siz bazılarının bizleri umursamaz söylem ve icratlarına. 'Sizin oyunuza ihtiyacımız bulunmuyor! 'demelerine...Türkiye'deki seçimlere ramak kala, gördük ki, göçmen adaylar yine revaçta değil. Biz hiç bir partinin listesinde yok gibiyiz. Birkaç göz boyamak için konulan isim istisnası hariç.
MUHARREM İNCE KIRCAALİ'YE NEDEN GİTTİ?
Neden gidecek, oyumuzu kapmak için gitti. Göçmenlerin oylarına talip kendisi ve partisi. Propaganda yapmak hakkıdır ama ben başka bir hususa vurgu yapmak istiyorum. Türkiye'de veya Bulgaristan'da hiç umursanmayacak kadar büyük bir kitleyiz ama her nedense suyun iki yakasındaki siyasi cenah hala bizi görmezlikten geliyor.TBMM'de temsili varlığımız hiç hissedilmiyor, Bulgaristan'daki siyasetçilerimiz ise herhangi bir güvenlik unsurundan yoksunlar… Bu durum ciddi bir şekilde toplum mühendisleri tarafından analiz edilmeli. Siyasi partilerimiz, camiamıza karşı uyguladıkları bu verimsiz ve kısır tavrıyla vedalaşarak, seçilmiş ve seçmen arasındaki canlı köprünün uzlaşıcı ve yapıcı temelleri nihayet atılmalı, çünkü iki taraf da süratle kan kaybına uğramakta… Artık her siyasi lider veya parti son seçmenin oyuna kadar muhtaç durumda. Bakmayın siz bazılarının bizleri umursamaz söylem ve icratlarına. "Sizin oyunuza ihtiyacımız bulunmuyor! "demelerine... Türkiye'deki seçimlere ramak kala, gördük ki, göçmen adaylar yine revaçta değil. Biz hiç bir partinin listesinde yok gibiyiz. Birkaç göz boyamak için konulan isim istisnası hariç. Uzun yıllardır iktidar olan AK Parti nedense bizden birilerini aday göstermekten çekiniyor. Halbuki göçmen camiası iktidar ile iyi geçinmeli, çünkü bizim Bulgaristan'daki kardeşlerimize karşı da sorumluluklarımız bulunuyor. Yalnız Bursa'da 410 000 Bulgaristan doğumlu göçmen barınmakta. Bu rakama burada doğanları da eklersek, sayıları bir milyonu aşmıyor mu? Ak Parti'nin göçmenlere ve Bulgaristan'da yaşayan kardeşlerimize desteğini ve yaptırımını gördük. Bunu inkar edemeyiz ama muhalefet partisi CHP için aynısı söylenemez. Bilindiği gibi, Bulgaristan'da da bizim insanımız siyaset adamı olarak pek lanse edilmiyor ve her zaman gözardı edilmekte ama aynı zamanda garantilenmiş ve hazır bir oy deposu olarak beyhude kullanılmakta. Siyasi arenada isim yapan DPS'nin lider kadrosundaki haşin ve eski derin devletin temsilcilerini gördüğümüz müddetçe ise, bu ülkede bizim lehimize hiç bir olumlu adımın atılmayacağından eminiz. Bu bağlamda, Muharrem İnce'nin, böyle bir şaibeli siyasi oluşumun liderlerinden medet ummasını yadırgamak elde değil. Yüce Atatürk'ün kurduğu bir partinin temsilcileri, gidip Türkiye karşıtlığı ile ünlenenlerin iftar sofrasına bile oturmamalı. Demek Ahmet Doğanlar ve Delyan Peevskiler göçmen camiasına Muharrem İnce mesajı gönderecek. Bizde topyekun oyumuzu ona vereceğiz. Oldu be! Mümin TOPÇU
Neden gidecek, oyumuzu kapmak için gitti. Göçmenlerin oylarına talip kendisi ve partisi. Propaganda yapmak hakkıdır ama ben başka bir hususa vurgu yapmak istiyorum. Türkiye'de veya Bulgaristan'da hiç umursanmayacak kadar büyük bir kitleyiz ama her nedense suyun iki yakasındaki siyasi cenah hala bizi görmezlikten geliyor.TBMM'de temsili varlığımız hiç hissedilmiyor, Bulgaristan'daki siyasetçilerimiz ise herhangi bir güvenlik unsurundan yoksunlar… Bu durum ciddi bir şekilde toplum mühendisleri tarafından analiz edilmeli. Siyasi partilerimiz, camiamıza karşı uyguladıkları bu verimsiz ve kısır tavrıyla vedalaşarak, seçilmiş ve seçmen arasındaki canlı köprünün uzlaşıcı ve yapıcı temelleri nihayet atılmalı, çünkü iki taraf da süratle kan kaybına uğramakta… Artık her siyasi lider veya parti son seçmenin oyuna kadar muhtaç durumda. Bakmayın siz bazılarının bizleri umursamaz söylem ve icratlarına. "Sizin oyunuza ihtiyacımız bulunmuyor! "demelerine... Türkiye'deki seçimlere ramak kala, gördük ki, göçmen adaylar yine revaçta değil. Biz hiç bir partinin listesinde yok gibiyiz. Birkaç göz boyamak için konulan isim istisnası hariç. Uzun yıllardır iktidar olan AK Parti nedense bizden birilerini aday göstermekten çekiniyor. Halbuki göçmen camiası iktidar ile iyi geçinmeli, çünkü bizim Bulgaristan'daki kardeşlerimize karşı da sorumluluklarımız bulunuyor. Yalnız Bursa'da 410 000 Bulgaristan doğumlu göçmen barınmakta. Bu rakama burada doğanları da eklersek, sayıları bir milyonu aşmıyor mu? Ak Parti'nin göçmenlere ve Bulgaristan'da yaşayan kardeşlerimize desteğini ve yaptırımını gördük. Bunu inkar edemeyiz ama muhalefet partisi CHP için aynısı söylenemez. Bilindiği gibi, Bulgaristan'da da bizim insanımız siyaset adamı olarak pek lanse edilmiyor ve her zaman gözardı edilmekte ama aynı zamanda garantilenmiş ve hazır bir oy deposu olarak beyhude kullanılmakta. Siyasi arenada isim yapan DPS'nin lider kadrosundaki haşin ve eski derin devletin temsilcilerini gördüğümüz müddetçe ise, bu ülkede bizim lehimize hiç bir olumlu adımın atılmayacağından eminiz. Bu bağlamda, Muharrem İnce'nin, böyle bir şaibeli siyasi oluşumun liderlerinden medet ummasını yadırgamak elde değil. Yüce Atatürk'ün kurduğu bir partinin temsilcileri, gidip Türkiye karşıtlığı ile ünlenenlerin iftar sofrasına bile oturmamalı. Demek Ahmet Doğanlar ve Delyan Peevskiler göçmen camiasına Muharrem İnce mesajı gönderecek. Bizde topyekun oyumuzu ona vereceğiz. Oldu be! Mümin TOPÇU