Konya’ya kısa bir iş seyahati için gidip Mevlana’ya uğramadan dönmek olmazdı.
Bütün evrene seslenmişti asırla önce:
"Ne olursan ol, yine gel!" demişti.
O atmosferi solumak tüylerimizi diken diken etti, yüzlerce yıl geriye gidip onun gözlerindeki ışığı görmeye çalıştıysak da, tabii ki, bu mümkün olmadı..
Biraz olsun onu anlamak ve hatta anlamaya çalışmak çok önemli şu hayat serüveni içinde.
Nasıl bir ruh, nasıl bir beyin gücü ve nasıl bir aşk...
Onu Mevlana yapan her şey çok özel.
Onun bize bıraktığı her söz o kadar canlı ve güncel ki!
Asırlar öncesinden geliyor olması çok etkileyici.
Mevlana Müzesi'nde göreceğiniz kıyafeti, kullandığı çeşitli eşyalar onun izlerini taşımakta.
Bir şekilde o zamanı ışınlıyor size.
Arındığını hissediyor insan kısa sürede.
Kendine özgü bir huşu var içeride.
Konya’ya yolunuz düşerse mutlaka gidiniz.
Mevlana’nın altın 7 öğüdünü sizin için buraya bırakıyorum:
- Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.
- Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
- Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
- Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
- Tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol.
- Hoşgörürlükte deniz gibi ol.
- Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.
Kimse kusursuz değildir, elbet ben de öyle.
Elimden geldiğince uymaya çalıştığım bu felsefe iç huzur için de çok mühim.
Herkesin bu altın yedi öğüde uyması temennisiyle!
Bütün okurlarımı saygıyla selamlıyorum!
