140 YILLIK MESELE

    Mesele, Ahmet veya Mestan, ya da Bulgar meselesi değil! Orası Bulgarya, her devletin yasası ve kanunu var, fakat bizim insanımız, hak ve hukuk nedir, bunlara kavuşmasını bilmiyor. 'Özgürlüğün ve adaletin' ne olduğunu bilmiyoruz. Derdini anlatamayan, kendi anadilini, kimliğini koruyamayan bir toplum var karşımızda. Siyasetçisi, yöneticisi, eğitimcisi ve toplumumuzun bütün fertleri hala korkuyoruz. Bunun sebebi ne olabilir? İşinden aşından olacak bir sürü insan var karşımızda! Bu doğru değil mi? Ama korku ecele fayda etmez derler…

PAYLAŞ
Misyon Gazetesi -

140 YILLIK MESELE

    Mesele, Ahmet veya Mestan, ya da Bulgar meselesi değil! Orası Bulgarya, her devletin yasası ve kanunu var, fakat bizim insanımız, hak ve hukuk nedir, bunlara kavuşmasını bilmiyor. "Özgürlüğün ve adaletin" ne olduğunu bilmiyoruz. Derdini anlatamayan, kendi anadilini, kimliğini koruyamayan bir toplum var karşımızda. Siyasetçisi, yöneticisi, eğitimcisi ve toplumumuzun bütün fertleri hala korkuyoruz. Bunun sebebi ne olabilir? İşinden aşından olacak bir sürü insan var karşımızda! Bu doğru değil mi? Ama korku ecele fayda etmez derler…

   Mesele, 140 yılın birikiminden ibaret! Hemen suçlu aramayı çok iyi beceriyoruz, hatta, her zaman Bulgarları suçluyoruz. Değil mi? Oysa esas suçlular,"perde arkasında" oynayan aktörlerdir. Hak verilmez, hak alınır! Bizim insanımızın da hataları yok mu? Var! Bizim veya sizin sorumluluğumuz yok mu? İlk önce iğneyi, kendimize batıralım. Ne dersiniz? Bulgarlar kadar, belki de onlardan daha fazla zararı, kendi kendimize vermedik mi, komünist döneminde? Şimdi de vermeye devam etmekteyiz!

   Şimdi, "Demokrasi ve özgürlük var”  ama onu da heba ediyoruz. Nerede? O içkili, rakılı, köfteli ve dansözlü çalga masalarında... Rahatladığımızı sanıyoruz, hayatı böyle benimsedik artık. Arkadan gelen neslimiz çok mağdur edildi, edilecek de! Onlara bir şey olmaz sandık ve koltuğu kapan, arkasını döndü oradaki kardeşlerimize.

  Bulgarya tarihinde, bir ilki yaşıyoruz. Parlamento da, Türkler var. Parti başkanı ve Milletvekili oldular.

   Bir partiye sahip çıkılamadı, şimdi bölündüler. Kim böldü?  Herhalde, Araplar veya Japonlar!

Burhan UTKUALP

 

 

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN